Öldürülen müteahhittin eşinden şok iddia… “Kocamı çocuğum kucağındayken öldürdü”

Gölcük’te evinde öldürülen müteahhit Çelebi Aydaş’ın eşi duruşmada, “Kocamı çocuğum kucağındayken öldürdü” dedi.

Olay, 16 Haziran 2019 tarihinde Gölcük Halıdere Yeni Mahalle 2122. Sokak'taki 3 katlı villada meydana geldi. Müteahhit Çelebi Aydaş, kendisine ait villada, Fatih Oktay ile birlikte alkol almaya başladı. Bu sırada iddiaya göre siyaset konuşan ikili, terör konusunda tartıştı. Tartışmanın ardından Çelebi Aydaş yerinden kalkarak yatak odasına geçti. Bu sırada arkasından giden Fatih Oktay, Aydaş'a tabanca ile ateş ettikten sonra kaçtı.  Olaydan bir süre sonra eve gelen yakınları, Çelebi Aydaş'ın cansız bedenini buldu. Olayın ardından soruşturma başlatan polis ekipleri, Fatih Oktay'ın Çanakkale'nin Lapseki ilçesinde olduğu belirlendi.

DAVAYA DEVAM EDİLDİ

Çanakkale Emniyeti ile ortak düzenlenen operasyonla Fatih Oktay, yakalandı. Gözaltına alınan Fatih Oktay daha sonra tutuklandı. Olayın ardından açılan davanın görülmesine Kocaeli 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Duruşmada Sanık Fatih Oktay, tutuklu bulunduğu cezaevinden SEGBİS sistemi ile bağlanırken sanık ve müşteki avukatları ile maktul Çelebi Aydaş’ın aile yakınları hazır bulundu. Duruşmada savunma  yapan Fatih Oktay olay günün şöyle anlattı;

“BENİ ÇAĞIRIRKEN SİLAHINI AL GEL DERDİ”

Ben maktulü N.G. adlı bir arkadaşım sebebiyle tanıdım. Cezaevinden kaçmıştım, firariydim.  Maktul bana ev tahsis etti karşılığında kira falan istemedi. Maktul beni arayarak haftada 2-3 gün yanına çağırıyordu. Maktul Çelebi’nin evine gidiyordum birlikte alkol alıyorduk. Evine ayrıca değişik misafir falan geleceği zaman kendisinin yanında bulunmamı istiyordu. Bana güvendiği için evde bulunmamı istediğini düşünüyorum. Beni çağırırken silahını al gel derdi. Olay tarihinde akşam saatleriydi ben kız arkadaşımla ile evde otururken Maktul Çelebi yine beni çağırdı, ‘gelirken bira al gel’ dedi. Bende yanımda kız arkadaşım olduğunu 1-2 saat için gelebileceğimi söyledim. Kendisi alkol aldığı zaman ikinci bir kişiliğe bürünürdü, kendisinde adeta psikopat bir kişilik oluşurdu. Ben bu kişiliği gördüğüm için kendi güvenliğim için hep silahımla yanına gidiyordum.

“UYUŞTURUCU TİCARETİNDEN ARANMASI VARDI”

Bira içeceğimiz için direk terasa çıktım, baktım masada viski var. Maktul Çelebi’ye bana niye bira aldırdın? dedim. Viskiyi bitirince içeriz dedi. Viskiyi bitirdik, bira içtik sonrasında esrar çıkardı esrarı sardık onu da içtik. Kendisinin de sanırım uyuşturucu ticaretinden aranması vardı. Hükümete karşı bunların da af çıkaracağı falan yok deyip küfürlü konuştu. Bende, ‘bu alkol masasında siyaset konuşmaya gerek yok’ dedim ailesinden PKK’ya karşı savaşıp ölen insanlar varmış onlardan bahsetti. Bana karşı, ‘Senin aklına, beynine sokayım sen ne anlarsın’ dedi. Bu sözlerinin ardından Çelebi hızlıca merdivenlerden aşağıya doğru gitti. Ben silahını almaya gittiğini düşündüm. Masadan telefonunu bile almadan gitti. Tuvalete gideceğini de düşünmedim çünkü genelde terastan aşağıya yapardı.

“SİLAHINI ALACAĞINI DÜŞÜNEREK ATEŞ ETTİM”

Ben silahı çıkarıp mermiyi namluya sürdüm, terasta bulunan koşu bandının arkasına saklandım burası uygun değil diye kanepenin arkasına geçtim. 10 dakika geçti ama Çelebi gelmedi. Ben merdivenlerden aşağıya inerken kapısı açık bir oda gördüm. ışık yanmıyor fakat ışık içeriye vuruyordu. Maktul Çelebi içeride ki yatakta yan şekilde yatıyordu içeriye bir iki adım attım girmeden silahı belime doğru sakladım. İçeriye girdiğimde elini yastığın altına soktu silahını alacağını düşünerek bende silahımla ateş ettim. Bir el ateş attım ama ikiymiş.

“20 SENE CEZAEVİNDE KALDIM”

Evden çıkacağım sırada Kahya ile karşılaştık bana, ‘Ne oldu ses neydi’ dedi, bende ‘Çelebi ağa ateş ediyor herhâlde’ dedim. Ben kahyadan kurtuldum bisiklet ile olay yerinden giderken İstanbul’da tanıdığım korsan taksici arkadaşımı aradım. ‘Bizi almaya gel, başım dertte dedim’, gidip kız arkadaşımı evden aldım. İddianameyi okudum fakat şunu söylemek istiyorum kahya saat 15.00 gibi sıralarında geldiğimi söylemiş ama böyle bir şey yok. Ben oraya gittiğimde akşamüstüydü. 20 sene cezaevinde kaldım 16 senesini tek kişilik yüksek güvenlikli odada kalarak yattım. Kocaeli Devlet Hastanesinden duygu ve davranış bozukluğu raporum var. Bunun içinde yeşil reçeteli ilaçlar kullanmaya başladım. Ayrıca ben Bakırköy ve Erenköy’de Ruh ve Sinir Hastalıkları hastanesinde de tedavi gördüm.

“EVDE ÇOCUK OLDUĞUNDA HABERİM YOKTU” 

Saldırdığım anda kendimi kaybetmişim. Benim hissettiğimi kim hissette aynı şeyi yapardı. Evde çocuk olduğundan benim haberim yoktu. Bu yüzden son derece çok üzgünüm. Ben eve girer gitmez terasa çıktım. Maktulün yakınlarına benim kanımda canımda helaldir ama kadının kızımın yolunu kesmesinler, ayıp. Ben olaydan yine de son derece pişmanım” şeklinde beyanda bulundu. Cinayet kurban giden Çelebi Aydaş'ın eşi ise duruşmada, “Sanığın söylediği her şey yalan. Benim çocuğum Maktul kocam Çelebi’nin kucağında uyuyordu. Çocuğum beni aradı, ‘baba öldü anne buraya gel’ diye söyledi” dedi.

“BABAMIN AĞZINDAN KAN AKIYOR”

Cinayet sırasında evde bulunan tanık A.Y. duruşmada verdiği ifadesinde, “Olay gece oldu. Ben mutfaktaydım. Bir el silah sesi duydum. Sonradan kapının önüne çıktım. Ekranda görülen F.O. isimli kişiyi gördüm. Adını Zafer biliyordum. ‘Silahı kim attı’ dedim, ‘Çelebi ateş etti’ dedi. Çelebi daha önceden de evde ateş etmişti. Bende öyle olduğunu düşündüm. F.O. olay yerinden uzaklaştı. Olay günü maktulün çocuğu B.A. ve Maktul Çelebi’yi yatağa ben yatırdım. Maktul son olarak bende su istedi kendisine su verdim. Maktulün çocuğu B. sonradan yanıma geldi, ‘Babamın ağzından kan akıyor’ dedi. Maktul Çelebinin yanına geldiğimde direk ailesine haber verdim” diye belirtti.

HASTANEDEN RAPOR İSTENECEK

Müşteki avukatı sanığın en ağır şekilde cezalandırılmasını istediklerini belirterek, “Sanığın tasarlayarak ve bedenen ve ruh bakımından kendisini savunmayacak birini öldürme suçundan cezalandırılmasını talep ediyoruz. Sanık maktulün terastan aşağıya gittiğimde kendisini öldürmek içim yukarıya geleceğini beklediğini söyledi. Bu durumdayken evden çıkıp gidebilirdi ama o gidip çocuğunun yanında uyuyan masum birini öldürmüştür. Kendisinin en ağır cezadan cezalandırılmasını talep ediyoruz.’ dedi. Mahkeme heyeti sanık F.O.’nun bahsettiği raporun tanzimi için Kocaeli Devlet Hastanesinden istenmesine dair müzekkere yazılmasına, Sanık F.O.’nun tutukluluk halinin devamına karar verirken duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.

#

27 Şub 2020 - 13:46 - Güncel


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Kocaeli Koz Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Kocaeli Koz hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kocaeli Koz editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kocaeli Koz değil haberi geçen ajanstır.

01

Mustafa solmaz - Şerefsizin çocuğu korkudan kanepenin arkasında pusuya yatmışsın gelmeyince onu yatağında uyurken öldürmüşsün kaleşş it namusuz

Yanıtla . 0Beğen . 0Beğenme 27 Şubat 13:46