KOÜ’lü akademisyenden önemli uyarı; “Türkiye göçlere hazırlıklı olmalı”

Kocaeli Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Poyraz Gürson, Orta Doğu’daki son gelişmelerin 1 yıl içinde Türkiye’ye yeni bir göç dalgası başlatacağını söyledi

İtalya'nın çekincesini kaldırmasının ardından Türkiye'ye AB'den gelecek yardımın önünün açılması ve İran'a yönelik önümüzdeki yıl yapılması düşünülen ABD- İsrail operasyonları Türkiye'nin göç politikasını da yakından etkileyecek. ABD'nin bu yıl bütçesine bir operasyon miktarı almamasından dolayı olası İran operasyonunun önümüzdeki yıl gerçekleşeceğinin anlaşıldığını ifade eden emekli Binbaşı ve Kocaeli Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Poyraz Gürson, "Türk kamuoyu bunu tartışıyor ama Türkiye'nin bundan nasıl etkileneceğini de tartışmak gerekir" dedi. AB'nin bu kritik durumu gördüğü için yardımın önünü açtığını belirten Gürson, "Sadece Suriyeliler için değil olası yeni göç dalgalarını da göz önüne alarak Türkiye'ye bu yardımı yapıyorlar. Türkiye'nin şimdi yapacağı göç politikasını doğru yönetmek. Ekonomik boyutu kadar sosyolojik boyutu da önemli bunlarla birlikte zaten güvenlik boyutu önem kazanıyor ve milli güvenliğinizi sağlama alabiliyorsunuz" diye konuştu.

AB'nin Türkiye'ye göçmen yardımı konusunda parayı serbest bırakmasının altında ABD'nin olası İran operasyonunun da etkili olduğunu kaydeden Gürson şöyle devam etti:

"Şu anda Afganistan'dan Orta Asya Cumhuriyetlerinden diğer bölgelerden Türkiye'ye göç devam ediyor. Türkiye'nin bunu çok iyi yönetmesi gerekiyor. Bunu yapabilmesi için de önümüzdeki yollarda artacak göçü hesaba katmak zorunda. İran'a yönelik operasyonun ardından 4-5 milyon insanın daha Türkiye'ye gelmesi söz konusu olacak. Zaten Suriyeliler var, ayrıca Afganlar Pakistan'dan gelenler var. Bir de bunlara İran'dan gelenler eklenecek. Bunun için hazırlıklar yapılmalı. Suriye'den yaşadığımız göç dalgaları önemli bir tecrübe oldu Türkiye için. Dolayısıyla şu aşamada önemli bir birikim var ve bu birikim üzerinden politika üretilmeli."

Poyraz Gürson, Suriye'den gelen göçmenlerin tüm Türkiye'ye yayıldığını, yeni dönemde buna izin verilmemesi gerektiğini vurguladı. Gürson, "Şu anda özellikle Afganistan'dan gelenler Doğu Anadolu Bölgesi'ne yığılmış durumda. Buralarda bu insanları tutmamız gerekiyor. Bu insanların tüm Türkiye'ye yayılması sorunu daha da karmaşıklaştırıyor. Türkiye'de yeni oluşumları getirme tehlikesi yaratır. Bunların önüne geçilmesi gerekir. Marmara bölgesinde 45 milyon insan yaşarken Doğu Anadolu Bölgesinde 4 milyon insan yaşıyor. Bu bölgeleri dengelemek adına bu insanlar burada tutulmalı. Eğer bunu yapabilirseniz Türkiye aynı zamanda bölgesel bir güç olacaktır. Önümüzdeki dönemin ana gündem maddesi budur bu konuda hazırlıklı olmak gerekiyor" şeklinde konuştu.

İran'a yönelik operasyonda AB'nin özellikle de Almanya'nın tavrının önem taşıdığına dikkat çeken Gürson şunları aktardı:

"Almanya İran'dan petrol ve doğal gaz almak zorunda olduğu için ABD'nin yaptırımlarına karşı çıkıyor. ABD ise zaten ekonomik yaptırımları her geçen gün İran'a yönelik olarak arttırarak ekonomik açıdan İran'ı boğmak peşinde. Arada bir de İran'ı Sokak hareketleriyle yokluyor. Adeta şartların olgunlaşıp olgunlaşmadığını kontrol ediyor. İşte bu noktada İran karıştığı andan itibaren savaşın asli unsurları kimler olacak bilemiyoruz ama Türkiye buradan payının insan göçü olarak alır. Dolayısıyla İran'a yönelik operasyon olup olmayacağını tartışırken bizim esas tartışmamız ve önlem almamız gereken konu göç. Bu göçü doğru yönetmek."

Göçlerle gelecek tüm olumsuzlukları ortadan kaldırmanın tek yolunun göçleri Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi ile sınırlı tutmak olacağını dile getiren Gürson, "Bu bölgelerin nüfusunu dengelediğiniz zaman batıya nefes aldıracağınız kadar bu bölgelerdeki nüfus yapılanmasını da dengelersiniz. Eğer gelen insanları belli bir bölgeye yerleştirip ardından da Orta Asya'dan gelenleri tampon olarak kullanırsanız yani bir hilal politikası uygularsanız göç politikasını tamamlamış olursunuz" dedi.

Misak-ı Milli sınırları çizilirken Türkmen bölgelerinin 100 kilometre Irak'ın içine doğru girdiğini ancak sınırın tamamıyla Türkmenlerden oluştuğunu anlatan Gürson sözlerini şöyle tamamladı:

"Siz de bu anlayışa uygun bir yapıyla gelen Acemleri, Afganları bir noktada toplayıp aralara Orta Asya'dan gelenlerle tampon yaparak çözümü sağlayabilirsiniz. Türkiye'nin böyle bir politikaya ihtiyacı var. Sonuçta önümüzdeki yıllarda İstanbul'da 2 buçuk milyondan fazla yabancı uyruklu olacak. Bunların tamamıyla metropollere yığılmasını engelleyip bir güvenlik sorunu olmaktan çıkarmak istiyorsanız bunu yapmanız şart." 

#

02 Tem 2018 - 09:01 - Güncel


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Kocaeli Koz Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Kocaeli Koz hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kocaeli Koz editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kocaeli Koz değil haberi geçen ajanstır.